14 Haziran 2008 Cumartesi

HAYATIN 40 ALTIN KURALI

01- Ucuz araba kullan ama, alabilecegin en güzel evi al.
02- Adam gibi üç fIkra ögren.
03- Sevinçlerini sakIn erteleme.
04- Esini çok iyi seç. Çünkü bu seçim mutlulugunun veya bedbahtlIgInIn %90′InI olusturur.
05- Her gün 30 dakika yürüyüs yap.
06- Her yemekten önce sükret.
07- Bir arkadasIna sIrrInI açmadan önce iki kere düsün.
08- Maas çekini imzalayan kisileri sakIn elestirme.
09- Kaybedecek seyleri olmayan insanlardan kork.
10- Gözünün önünde hep güzel seyler bulundur.
11- ÇocuklarIn, adet kelimesini duyduklarInda seni hatIrlayacak sekilde yasa.
12- Dinine ait kitabI tam anlamIyla okumak için kendine bir yIl süre tanI.
13- Kendini ve baskalarInI affetmesini bil.
14- ilkyardImI ögren.
15- Biri seni kucakladIgInda ilk bIrakan sen olma.
16- Her gün 6 bardak suyunu içmeyi unutma.

17- Seni seven insanlarI koru.

18- Zor da olsa ailenle tatil yapmak için her seyi dene. Bu tatildeki anlar, hayatInIn

en degerli anlarIndan biri olacak.
19- Kendine yapIlmasInI istemedigin hiçbir seyi baskalarIna yapma.
20- BasarIya, iç huzura kavustugun, saglIklI oldugun ve sevildigin zamanI degerlendir.
21- iyi ve basarIlI bir evliligin iki seye baglI oldugunu unutma :
a) Dogru insanI bulmak b) Dogru insan olmak.
22- Ebeveynlerini, esini ve çocuklarInI elestirmek istedigin zaman dilini IsIr.
23- Sevimsiz olmayacak sekilde ayrI fikirde olmayI ögren.
24- Cesaretli ol, hayatIna geri baktIgInda yaptIklarIn için degil yapmadIklarIn için üzüleceksin.
25- Çok mükemmel buldugun bir fikri baskasInIn engellemesine izin verme.
26- Keyifsizliklerini açIga vurma.
27- NasIl bir duygu oldugunu ögrenmek için 24 saat kimseyi ve bir seyi elestirme.
28- Evliligini güzellestirmek için her gün bir seyler yap.
29- iyilik dolu bir sözü ve iyiligin etkisini asla küçümseme.
30- ÇocuklarIn hakkInda baskalarIna iyi bir seyler söylerken, bIrak onlar da duysun.
31- Güç, sahip oldugun mallarla ilgili degildir. Unutma !!!
32- ÇocuklarInI anlamaya çalIs, yargIlamaya degil.
33- Kalem ve not defterini daima yanInda tasI.
34- Zaman ve kelimeleri bos yere harcama, ikisi de çok degerli.
35- insanlarIn yaptIklarI olumsuz seyleri degil, ileride yapacaklarInI düsün.
36- Senden az ya da çok parasI olanlarla, paran hakkInda konusma.
37- Bir seyi elde etmek çok caba sarf ettiysen, tadInI çIkarmak için zaman ayIr.
38- Birisinin kahramanI ol.
39- Neyi ve kimi destekledigini insanlara söyle.
40- Sadece ask için evlen.

KAYNAK: http://www.psikoloji.gen.tr

AKŞAMLARI AİLENİZ NE YAPAR?

Dumduz bir soru size: Aksamlari evde ne yapiyorsunuz?

Divana uzanip, hic tanimadiginiz Amerikali dedektiflerle hic tanimadiginiz Amerikali haydutlari mi kovaliyorsunuz, yoksa yerli dizilere kaptirip hic bilmediginiz konaklarda yasanan hayatlari mi seyrediyoruz?

Dort saat televizyon seyretmenin sekiz saat calismak kadar beyni yordugunu biliyor musunuz ?

Iki turlu hayat var:

1. Yasanan hayat,
2. Seyredilen hayat,

Aksamlariniz televizyona kilitliyse, bilin ki, hayati sadece seyrediyorsunuz ! Aksamlari evde ne yapiyorsunuz? Aksamlarinizi nasil geciriyorsunuz?

“Pek cogu gibi biz de cekirdek citlatip saatlerce televizyon izliyoruz” diyorsaniz, durup bir dusunun lutfen; dunyaya birkac kez daha geleceginize mi inaniyorsunuz? Boyle bir sey olsaydi, simdiki hayatimizin bir bolumunu ziyan etmek simdiki kadar aci sonuclar dogurmayabilirdi belki. Ne care ki sadece bir hayatimiz var. Bu da maalesef, cok kisa. Ortalama altmis yilin yirmi yili uykuda geciyor. Kalan kirk yilin yirmi yili cocukluk, egitim, vesaire…

Son yirmi yili da ziyan edersek, bize yasanacak bir sey kalmaz. Aksamlarinizi sadece televizyona veriyorsaniz, sayili nefeslerinizden bir bolumunu cope atiyorsunuz demektir! Cunku televizyon izleyen kisi hayatta degildir, zira hicbir sey yapmamakta, hicbir deger uretmemektedir; bu da bir anlamda yasamamak sayilir.

Ne mi yapmali?..

1. Ailece kitap okuyun, sohbet edin: Nasil tanistiginizi, ilk nerede gorustugunuzu, sIkilip sIkilmadiginizi, nerede nasil evlendiginizi, nikah sahitlerinizi, dugununuzu anlatin cocuklariniza, onlari hem dinleyin, hem de okumaya calisin.

2. Gezin: Gezmek icin ille de bir maksat olmasi gerekmez, en buyuk maksat hayati paylasmaktir. Yakinsaniz deniz kenarina inin, ayaklarinizi denize sokun ve becerebiliyorsaniz tas sektirme yarisina girin. Sonra da gunesin pembe gulucukler sacarak batmasini seyredin. (Inanin televizyon seyretmekten cok daha keyifli ve dinlendiricidir)

Ormanda hep birlikte yuruyun, agaclara isim takin, yol boyu acan cicekleri sevin ve cocuklariniza bunlarla sevmeyi ogretin. (Ama bilin ki hayat ogrenmek ve ogretmekten ibaret degildir. Dinlenmek, eglenmek gibi olgular da hayatin bir parcasidir) Cocuklarinizla iliskilerinizde asla ogretmen tavri takinmayin. Onlarla arkadaslik etmek dunyanin en keyifli isidir.

3. Akraba ve komsularla ilgi bagi kurun: Onlara ya gidin, ya da onlari size davet edin. Sohbetiniz televizyonsuz olsun ki tadi ciksin. Birbirinizi gercekten tanimaya calisin. Bilirsiniz, “Komsu komsunun kulune muhtactir.”

4. Oturup uzaktaki aile bireylerine mektup yazin. Biliyor musunuz mektup yazmak insani cok rahatlatir. Mektup yazarken, her aile bireyinden (basta cocuklar olmak uzere) birkac cumle isteyin. Yani mektubu ailece yazin. Ama cocuklarinizin cumlelerini begenmezden gelmeyin.

5. Kulturel ve sanatsal etkinliklere katilin.. (Konferans, seminer, sergi, dogru sinema ve tiyatro) Hayatinizi biraz olsun renklendirecek baska seyler de bulabilirsiniz. Yeter ki isteyin. Bir seyi cok isterseniz, Allah sebebini hak eder ve cok istediginiz seye ulasirsiniz. “Olmaz ki” diye dusunup taleplerinizi ertelerseniz, hicbir yere ulasamazsiniz.

Aile baglarinin guclenmesi, paylasacak seylerin cokluguyla mumkundur. Ne kadar cok sey paylasirsaniz aileniz o kadar guclenecek, o kadar diri duracak ve mutlu olacaktir.

Hatira defterine televizyon dizilerini yazamazsiniz. Oraya ancak yasadiklarinizi yazabilirsiniz. Her gun bir seyler yasamali ve bunlari deftere gecirerek gelecege tarih dusurmelisiniz.

Bugun oyle bir hayat yasayin ki, yarina da kalsin. Torunlariniza filan anlatacaklariniz olsun.

Ayrica unutmayin ki ;
Hayati biriktiremezsiniz; ya her anini yasayacaksiniz, ya da ziyan edeceksiniz.

Artik cevap gelsin:
Aksamlari ne yapiyorsunuz? ..
Yasiyor musunuz, yoksa seyrediyor musunuz?

-ALINTI-

BU YENİ ZAMANDA

Bu yeni zamanda… Sevdigim kim varsa, kendim de dahil, sevebilecegim
herkes de dahil …

Sagligi iyi olsun. Kalbi ritmini calsin. Yanaklari kiraz pembesi, dudaklari
bal olsun. Teni sicak kalsin, enerjisi disina tassin. Cigerlerinden nefes,
midesinden gurultu, bacaklarindan guc eksik olmasin. Kani bol olsun,
damarlarinda donup donup dolassin.

Sevdikleriyle birarada olsun. Kolu kollarina degsin, gozu gozlerinin icine
baksin. Laflari birbiriyle baslasin. Nesi varsa, bolusecek biri olsun; nesi
yoksa, bulup getiricek biri olsun. Bu birileri az ama oz olsun. Bazilari
dunyada tek olsun. Sevgisinin tamamini harcasin. Harcasin ki, ona buyuk bir
miras kalsin.

Sevmekten bikip usanmayacagi biri olsun. Onun yeri ayri olsun. Onu soysun,
basucuna koysun ama yalan uydurmasin. O herseyine, her haline tek tanik
olsun. Bir hareketiyle gulduren, bir hareketiyle aglatan olsun. Duygularin
hepsi onda olsun. Kalbi buna teslim olsun. Butun sarkilar onu anlatsin.
Asik olsun, sirilsiklam olsun. Kurumasin.

Yapmaktan bikip usanmayacagi bir isi olsun. Basarinin gercek adinin bu
oldugunu unutmasin. İbadet eder gibi, bu kesfini hergun yeniden kutlar
gibi, onu yapip dursun. Yaptikca daha iyi yaptigini gorsun. Daha iyi
yaptikca bunu baskalari da gorsun. O baskalarinin bunu gordugunu, dis
gozuyle gorsun, ic gozuyle isine baksin.

Nesesi bol olsun. Kendini mutlu etsin, durduk yere neselenmek nedir bilsin.
İcinde birsey durup durup ziplasin. Duyduklari, gordukleri onu gidiklasin,
kahkaha attirsin. Gurultu cikarsin. Sacma seyler soylesin. Cocuklukta en
simardigi ana, sik sik gidip gelsin. Nereye gidip geldigi bilinmesin.

Degistirmek istedikleri degissin.İcte ve dista, iyi gunde ve kotu gunde
tadilat yapsin. Eskilerini atsin, ruhunu havalandirsin. Kapida hep kamyonu
dursun. Diledigi yere tasinsin. Kendinden tasinmak isterse, icindeki guc,
disindaki sevgi ona yardimci olsun. Bilegi, butun aliskanliklariyla,
bagimliliklariyla guressin.

Birsey ona surpriz olsun. Gunlerinden birgunu, bir pakete sarili olsun.
Acilinca, icinden hic beklemedigi guzel bir haber ciksin. Bu gun
ucyuzaltmisbes’ten herhangi biri olsun. Oylesine bir pazartesi, arkaya
kavusturdugu ellerinde, unutulmaz bir sali saklasin. Oyle tahmini mumkun
olmayan birsey olsun ki bu, hayatin zekasini anlatsin.

Bir hayali gercek olsun. Bir hayale gozunu yumsun. Pesinden kosup, onu
sobelesin. Hayalini kendinden saklamasin. Bir cizgi filmde oldugunu,
herseyin mumkun oldugunu unutmasin.

Bu duayi okusun. Kendi sesiyle duysun. Duasi gercek olsun.
Her kelimesine sukretsin. Tek satirina nazar degmesin. Amin :)


Kaynak; Bilinmiyor

KISACA NİYE YAŞADIĞININ TADINA VARMAK

Babalar gününüz kutlu olsun.


Canım babacım seni çok özledim.Sensizlik çok zor bunu seneler geçtikçe daha iyi anlıyor ve seni çok arıyorum.Yokluğun gittikçe dahada büyük boşluk oluşturuyor.Yüreğimdeki yara büyüdükçe hayatıma dair bazı şeyler önemini yitirmeye başlıyor.Sana dair keşkelerim yok rabbim böyle istedi çok güzel ve rahat bir yerdesin eminim kardeşlerimle mutlusun ama babacım yüreğime söz geçiremediğim sizi özlediğim zamanlarım oluyor bugün gibi böyle olmalıymış. Seni tanımak babacım demek yokmuş ,kardeşlerimle ve senle bir aile olmak yokmuş kaderde.ömrüm senin boşluğundan dolayı hissedemediğim sevgiyi ve güveni aramakla geçip gidiyor, temeli olmayan bu duyguları kolay kolay kimseye hissedemedim. Herkesi sevmeme rağmen güvenemedim ,onlara buda çok yorucu babacım.Nasipte sıcacık huzurlu baba kucağı görmek yokmuş ,kuvvet alıp hayata rahat bir nefesle devam edebilmek yokmuş.Kader sizlerle yaşamak güzel olurdu. sizinle büyümek güzel bir aile olmak sizlerle yaş almak teyze ve hala olmak nasip değilmiş.senin çok tonton bir baba ve dede olacağından emindim oysa .Ne güzel olurdu seninle bir çocukluk geçirip bir hayatı paylaşmak sana doya doya BABAM demek .Oğlumun sana dede diyebilmesi ....seni çok özledim babacım hiç öpemediğim ellerinden hasretle öperim kızın SELDA 18 HAZİRAN 2006
BU YAZIYI OKUYAN HERKESTEN KÜÇÜK BİR RİCAM VAR BABAM VE KARDEŞLERİM İÇİN BİR FATİHA:(