14 Haziran 2008 Cumartesi

AKŞAMLARI AİLENİZ NE YAPAR?

Dumduz bir soru size: Aksamlari evde ne yapiyorsunuz?

Divana uzanip, hic tanimadiginiz Amerikali dedektiflerle hic tanimadiginiz Amerikali haydutlari mi kovaliyorsunuz, yoksa yerli dizilere kaptirip hic bilmediginiz konaklarda yasanan hayatlari mi seyrediyoruz?

Dort saat televizyon seyretmenin sekiz saat calismak kadar beyni yordugunu biliyor musunuz ?

Iki turlu hayat var:

1. Yasanan hayat,
2. Seyredilen hayat,

Aksamlariniz televizyona kilitliyse, bilin ki, hayati sadece seyrediyorsunuz ! Aksamlari evde ne yapiyorsunuz? Aksamlarinizi nasil geciriyorsunuz?

“Pek cogu gibi biz de cekirdek citlatip saatlerce televizyon izliyoruz” diyorsaniz, durup bir dusunun lutfen; dunyaya birkac kez daha geleceginize mi inaniyorsunuz? Boyle bir sey olsaydi, simdiki hayatimizin bir bolumunu ziyan etmek simdiki kadar aci sonuclar dogurmayabilirdi belki. Ne care ki sadece bir hayatimiz var. Bu da maalesef, cok kisa. Ortalama altmis yilin yirmi yili uykuda geciyor. Kalan kirk yilin yirmi yili cocukluk, egitim, vesaire…

Son yirmi yili da ziyan edersek, bize yasanacak bir sey kalmaz. Aksamlarinizi sadece televizyona veriyorsaniz, sayili nefeslerinizden bir bolumunu cope atiyorsunuz demektir! Cunku televizyon izleyen kisi hayatta degildir, zira hicbir sey yapmamakta, hicbir deger uretmemektedir; bu da bir anlamda yasamamak sayilir.

Ne mi yapmali?..

1. Ailece kitap okuyun, sohbet edin: Nasil tanistiginizi, ilk nerede gorustugunuzu, sIkilip sIkilmadiginizi, nerede nasil evlendiginizi, nikah sahitlerinizi, dugununuzu anlatin cocuklariniza, onlari hem dinleyin, hem de okumaya calisin.

2. Gezin: Gezmek icin ille de bir maksat olmasi gerekmez, en buyuk maksat hayati paylasmaktir. Yakinsaniz deniz kenarina inin, ayaklarinizi denize sokun ve becerebiliyorsaniz tas sektirme yarisina girin. Sonra da gunesin pembe gulucukler sacarak batmasini seyredin. (Inanin televizyon seyretmekten cok daha keyifli ve dinlendiricidir)

Ormanda hep birlikte yuruyun, agaclara isim takin, yol boyu acan cicekleri sevin ve cocuklariniza bunlarla sevmeyi ogretin. (Ama bilin ki hayat ogrenmek ve ogretmekten ibaret degildir. Dinlenmek, eglenmek gibi olgular da hayatin bir parcasidir) Cocuklarinizla iliskilerinizde asla ogretmen tavri takinmayin. Onlarla arkadaslik etmek dunyanin en keyifli isidir.

3. Akraba ve komsularla ilgi bagi kurun: Onlara ya gidin, ya da onlari size davet edin. Sohbetiniz televizyonsuz olsun ki tadi ciksin. Birbirinizi gercekten tanimaya calisin. Bilirsiniz, “Komsu komsunun kulune muhtactir.”

4. Oturup uzaktaki aile bireylerine mektup yazin. Biliyor musunuz mektup yazmak insani cok rahatlatir. Mektup yazarken, her aile bireyinden (basta cocuklar olmak uzere) birkac cumle isteyin. Yani mektubu ailece yazin. Ama cocuklarinizin cumlelerini begenmezden gelmeyin.

5. Kulturel ve sanatsal etkinliklere katilin.. (Konferans, seminer, sergi, dogru sinema ve tiyatro) Hayatinizi biraz olsun renklendirecek baska seyler de bulabilirsiniz. Yeter ki isteyin. Bir seyi cok isterseniz, Allah sebebini hak eder ve cok istediginiz seye ulasirsiniz. “Olmaz ki” diye dusunup taleplerinizi ertelerseniz, hicbir yere ulasamazsiniz.

Aile baglarinin guclenmesi, paylasacak seylerin cokluguyla mumkundur. Ne kadar cok sey paylasirsaniz aileniz o kadar guclenecek, o kadar diri duracak ve mutlu olacaktir.

Hatira defterine televizyon dizilerini yazamazsiniz. Oraya ancak yasadiklarinizi yazabilirsiniz. Her gun bir seyler yasamali ve bunlari deftere gecirerek gelecege tarih dusurmelisiniz.

Bugun oyle bir hayat yasayin ki, yarina da kalsin. Torunlariniza filan anlatacaklariniz olsun.

Ayrica unutmayin ki ;
Hayati biriktiremezsiniz; ya her anini yasayacaksiniz, ya da ziyan edeceksiniz.

Artik cevap gelsin:
Aksamlari ne yapiyorsunuz? ..
Yasiyor musunuz, yoksa seyrediyor musunuz?

-ALINTI-

Hiç yorum yok: